
hiç kimse ve biz bile bilmeden... gözlerimizde akmadan kuruyan yaşlar varken
yaşam, evet en çok o zaman yaşanmıştı.
artık melekli kulelerden ne hüzün
ne de kaçıp gitmeler bakıyor
uzatıp
bembeyaz boynunu...
kalabalıktık bir şiir kadar çok....
uzun
bitimsiz ve yarına açık pencereden
içeri uzanan
rüzgarda üşümenin
en güzel olduğu
zamanlardı onlar
her şeye gücümüz yeterdi; çoktuk; ölümüneydi
dostluk
yerimizden bile kalkacak gücü o eski
esintide bıraktık
danslar edip
kadehe vuran ışık gibi bir rüyaya inandırdık ya birbirimizi
en büyük suçumuz buydu
kimse kıramadı rekorumuzu
kalp kırmaların, acıları yok saymanın
...altından kalkamadık..
yalnızca biri
evet en yüreklisi
kalkıp
pencereyi kapadı;
rüya
yandı bitti kül olduk
3 yorum:
Beşiktaş. 14 m2'lik bir oda. ve the dreamers. hayalperestler. ayşe ve ben. ve kutlu. ve neşe. bu şiirin adı pimapen şiir olmalıydı. götümüz donarken, paramız yokken, bazen yemeğimiz, sigaramız yokken, bir köpeköldüren eşliğinde, kahkahalar, gülücükler ve kahkahalar.. bu fotoğraf, bu şiir, çok eskilere götürdü beni. fakat o kadar yakın ki aynı zamanda, o kadar içimdeki, bana ait ki; bir fotoğrafın bunu yapmasına kızdım, kelimelerin alarm gibi çalmasına, bu kadar geç uyanmama kızdım. o an hatırlatılmasaydı, belki ömrüm boyunca hatırlamaycaktım. bu şiir olmasaydı, aslında hiçbir şey fark etmeyecekti. bunları yaşadık, bunları gördük. bir daha görücek miyiz, bir daha yaşayacak mıyız, bilmiyorum, ama zaman, kayıp zaman, nasıl bir yaptıysa bizi, o anın da bir önemi yok, olacak anların da bir önemi kalmadı. bir daha hayatım boyunca görmeyecek olsam da, bir ayşe var benim hayatımda,bir kutlu var hayatımda, neşe var hayatımda, kalbimin kırmızısında, her zaman zehir gibi bir çay misali koyu demini koruyan, ve koruyacak olan. asıl hayalperestler o film karakterleri değil biziz, asıl hayalperestlik, bunu fark etmem, bunu fark etmemiz. biz.
diyorum ya bazen yorulduk mu acaba diye....ya da yaşam yaşanmışları bir an önce anılaşsınlar diye hızla çekip alıyor mu bizden? yollar yürünüyor,aynı sokaklardan geçiliyor belki aynı saatlerde ama aynı yüzler ve anlar hep bir soluk mesafesinde ama nerede? çağrışımlar, baş edilmesi en zor olanlar... ne zaman düşlerine tutunmuş birilerini görsem,ellerinde sigara ve en ucuzundan şarap ben yürüdüğüm yollarda aynı saatlerde aynı şeyleri düşünüyor olacağım....
Yorum Gönder