15 Şubat 2013 Cuma

07.02.2013 istanbul Sen Jorj Avusturta Hastanesi "DÜŞLER SERGİSİ"nden "kendine ait bir oda" adlı heykelim ve metni



                                                      
                                                              Bazı kadınlara, en çok da annemin güzel hatırasına...




Boşluklar açılacaktı. Etrafında dönülecek, suskuya asla yer vermeyecek bir telaş içinde büyüyüp duracaktı. Kimse görmesin istedi kadın. Boşlukta eriyip gittiği bilinmesin... Gördüler; kem, acımasız gözleri o kadar büyüktü ki, akıldan hiç çıkmayacak ve onları oldukları yerde o boşluğa hapsedecek bakışlar yağdı üzerlerine. Kaçabilmek için inkarlara ihtiyaç vardı. Binlerce yıllık, toprak altlarından fışkıran o inkarlara tutundular. Yalvarmalar, son bir kaçış ihtimali uğrunaydı. İşe yaramadı. Olduğu yerde, gürültüler içinde açılan boşluğun yarasına hapsoldu. Kadınlar gelip geçtiler, yüzleri apaçık ama gerilerinde binlerce hayattan çalınmış,tutsaklığına tutkun kadınlar... Kadınlar birbirlerini tanırlardı ama ilk önce unutacakları yine aynı yüzlerdi; kendilerine, analarına, çocuklarına benzeyen kadın yüzleri... Kadınlar ilençlerini yağdırdılar duvarlardan. Kan sızdı boşluklara doldu. Geriye sözlerden ve bilinen her şeyden çok daha ötede, yüzyıllar geçse yerinden oynatılamayacak bir iz kaldı. Yaraya benzeyen, yaradan daha çok acıtan ama aslında yerine en çok yakışan. Ona kadın dediler, bir ölümlünün kaburgasından bedeni,etinden kopmuş eti. Sen kadınsın. İçine ne kadar bakarsan o kadar kendininsin. 
ayşe marika sağlam


not: Eser ve eserin metni, SONDAN BİR ÖNCE..."kan ve ip"adlı anlatımdan çıkışlıdır.

düş zaman peşime

düş zaman peşime
sadece ikisi kaldı hayatta.bu fotoğraftan kalan;soluk almayı beceren iki kişi.diğerlerinin terkine inat,yaşamda direten iki kişi.hangileri ölüme bakıyor...hangileri hayatta diretiyor...hangileri yas bıraktı hangileri acı parçalarını süpürür hala...

her şey

her şey
onlarsız yaşanmıyor...sanal beyinlilere,sokakarası uyuşuklarına,vakitsiz yığınlara inat hem de

zaman ki sonsuzdur

zaman ki sonsuzdur
yaşamım boyunca içimi kemirttiniz.evlerinizle.okullarınızla.iş yerlerinizle.özel ya da resmi kuruluşlarınızla içimi kemirttiniz. ölmek istedim dirilttiniz.YAZI YAZMAK İSTEDİM AÇ KALIRSIN DEDİNİZ.aç kalmayı denedim serum verdiniz.DELİRDİM.Kafama elektrik verdiniz.ben bütün bunların dışındayım.

sylvia plath çizgisi

sylvia plath çizgisi
kalbimin sızısı...hiçbir şeye benzemeyen.herkesten kıskanır gibi sevdiğim...

tezer&deniz

tezer&deniz

tomris uyar...inceliklim,açık sözlüm,erken yitenim

tomris uyar...inceliklim,açık sözlüm,erken yitenim
Yoz bir toplum düzeninde yaşamaktan usanıp yaşamlarına son verenlere, üstlerine gaz döküp kendini yakanlara, hasta gözüyle bakıyoruz. Onları ruh hastası saymakla, insanın insanca yaşamak hakkına, insan olarak yaşayamıyorsa, yaşamı dışlama hakkına tepeden bakıyoruz. İnsan yaşadığı toplumdan utanç duyduğu için pekala canına kıyabilir, inanıyorum buna. Böyle önemli bir kararın arifesinde, öteki kararlardaki bocalamalara da yer yoktur üstelik: kaldırım kirlense de olur, banyo kanlansa da, çocuklar korksa da, dostlar üzülse de. Bu tür incelikler, kaygılar çok geride kalmıştır.

deniz bilgin

deniz bilgin
sessizce yittin; sesini duyan????

FURÛĞ-İ FERRUHZÂD

FURÛĞ-İ FERRUHZÂD
"Tüm varlığım benim, karanlık bir ayettir seni kendinde tekrarlayarak çiçeklenmenin ve yeşermenin sonsuz seherine götürecek" ne çok var yitenlerden..ne de güzeldin.ne büyük sözleri fısıldadın gecenin kulağına.duymamanın hazzına kapılmış lal kalabalıklar arasında elbet var ışığını koklaya koklaya izinden gelen birileri

.....

.....

ZELDA NİLGÜN MARMARA nil'de gün ansızın battı.k.İ

ZELDA NİLGÜN MARMARA nil'de gün ansızın battı.k.İ
ey iki adımlık yer küre!senin bütün arkabahçelerini gördüm ben

selçuk baran

selçuk baran
haziran'dır,Arjantin tangoları'dır..kimselerin adını zikretmeyip hayata küstürdüğü sözcüklerin en güzel ustasıdır.erken çekip gidenlerdendir.az kaldı bitiyor derken bir bir önünde ölüm penceresi açılmıştır..sevdiğimiz ne kaldı...kim ellerimizi tutacak korkudan buz kestiğinde.kitapları basılmaz,sahaflar o "adam"ı tanımıyorum der...kim, peki kimin vicdanı sızlar?

Die Verwandlung